Yaz turizmi, kış turizmi, sağlık turizmi, kültür turizmi derken uzun zamandır konuşulan uzay turizmi de sonunda resmiyet kazanarak ilk müşterilerini beklemeye başladı. NASA, geçtiğimiz günlerde bir açıklama yaparak resmi UIuslararası Uzay İstasyonu’na (ISS) vatandaşları kabul edebileceğini duyurdu. İnsanların uzaya olan merakı ve ilgisi göz önüne alındığında ISS artık turistlerin yeni uğrak yeri olabilir. İlk gelen bilgilere göre tabii söz konusu seyahat her keseye uygun olacağa benzemiyor.
ABD Uzay ve Havacılık Dairesi (NASA) Uluslararası Uzay İstasyonu’nu (ISS) 2020’den itibaren turizme açacağını açıkladı. Ticari uzay araçlarıyla yörüngeye çıkarılacak uzay turistleri ISS’de 30 güne kadar kalabilecek ve ISS’e yılda en fazla iki özel seyahat gerçekleştirilebilecek. Tek seferde uzaya gönderilecek yolcu sayısı ise yalnızca 4 olacak. Uzay İstasyonu’na gitmeye hak kazanmak için turistlerin NASA’nın belirlediği tıbbi standartlara uygun olması ve özel eğitimleri geçmesi gerekiyor.
50 dolara internet
ISS’ye biletler ise tahmin edildiği üzere pek de ucuz olmayacak. Gelen ilk bilgilere göre uzaya çıkmak isteyen turistler bunun için gecelik yaklaşık 35 bin dolar ödeyecek. Bu ücretin 11 bin 250 doları yaşamsal ihtiyaçlar ve tuvalet, 22 bin 500 doları yemek, tıbbi ihtiyaçlar ve egzersiz, 50 doları 1 GB’lık interneti içeriyor. Uzay araçlarıyla yörüngeye çıkarılacak turistler Uluslararası Uzay İstasyonu’nda 30 güne kadar kalabilecek. Yani, bir ayını uzay istasyonunda geçirmek isteyen turistler bunun için 1 milyon doları aşkın bir bedel ödemek zorunda kalacak.
Seyir zevki yüksek olacak
Yeryüzünden 350 kilometre yukarda, saatte 28 bin kilometreden daha yüksek bir hızda dünyanın etrafında dönen ISS’de 2011’den beri aralıksız olarak insanlar yaşıyor. Dünyanın etrafındaki dönüşünü 90 dakikada tamamlayan ISS’de günde 16’şar kere gündoğumu ve günbatımı izlemek mümkün. Bu da turistler için seyir zevki yüksek anılar anlamına geliyor.
NASA uzun yıllar direndi
Bu arada NASA’nın uzun zamandan beri uzayla ilgili faaliyetlerini ticarete dökmekte gönülsüz olduğunu hatta bu fikre direndiğini söylemek mümkün. Bununla birlikte özel sektör şirketlerinin uzay teknolojileri konusunda ilerlemeye başlamaları NASA’nın bu katı tutumunu yumuşatmışa benziyor. Nitekim 2024 yılında Ay’a gitme planları yapan NASA, özel şirketlerin bu hedefleri için yardımcı olacaklarını umut ediyor.