Etiket - inovasyon

İnovasyonda Uçurum Derinleşiyor

Boston Consulting Group’un her yıl gerçekleştirdiği global inovasyon araştırmasının sonuçları ışığında hazırlanan ‘En İnovatif Şirketler 2018’ raporu açıklandı.

Yönetim danışmanlığı alanında 55 yıldır hizmet veren Boston Consulting Group’un (BCG) her yıl gerçekleştirdiği global inovasyon araştırmasının sonuçlarından yola çıkılarak hazırlanan ‘En İnovatif Şirketler 2018’ raporu açıklandı. Rapor inovasyon açısından güçlü olan şirketlerin dijital dönüşüme de olması gerektiği gibi ayak uydurarak güçlendiğini, zayıf olanlarınsa daha da güçsüzleşerek, yarışta gitgide gerilere düştüğünü gösteriyor.
50 ülkede, 90 şehirde hizmet veren BCG tarafından her yıl yayınlanan ‘En İnovatif Şirketler’ raporunda bu yıl dijitalleşme kriterine odaklanıldı. ‘The Most Innovative Companies 2018: Innovators Go All In On Digital’ başlıklı rapor oluşturulurken, firmaların dijital dönüşüm seviyesi sorgulandı ve sonuç olarak, en inovatif şirketlerin dijitalleşme yönünden de başarılı konumda oldukları gerçeği gözler önüne serildi.

En inovatif 50 şirket

BCG’nin bu yılın başlarında yayımladığı ‘En İnovatif 50 Şirket’ listesinin ilk sıralarında geçen seneye kıyasla fazla bir farklılık olmazken, dijital kökenli iki firma; Alibaba ve Uber’in ilk 10’a girdiği görülüyor. İlk 20’de Tencent’in listeye merhaba dediğini, Airbnb, SpaceX, Cisco Systems, Orange ve Marriott’un anlamlı bir yükseliş kaydettiğini görüyoruz. Kuzey Amerika 27 şirketle, listede yine en çok temsil edilen ülke oluyor. Onu 16 şirketle Avrupa takip ediyor. Seyahat ve ulaşım sektörlerinin listedeki varlığının Uber, Airbnb ve SpaceX gibi firmaların etkisiyle arttığı da gözlemleniyor.

Dünyaca Ünlü Robot Sophia İlk Kez Türkiye’ye Geldi

Dünyanın vatandaşlık alan ilk insansı robotu Sophia, bu yıl 5’incisi düzenlenen Marketing Meetup etkinliği için İstanbul’a geldi. Etkinlikte gazetecilerle bir araya gelen Sophia, Türkçe ‘merhaba’ diyerek başladığı konuşmasının sonunda 23 NisanUlusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı da kutladı.

Sophia, “Bugünkü kongrenin ana teması ‘deneyim’. ‘Deneyim’ benim için de oldukça önemli. Çünkü ben de sahip olduğum yapay zeka sayesinde ‘deneyim’ ile öğrenebiliyor, insan davranışlarını taklit edebiliyorum. Bugün burada pek çok yeni deneyim beni bekliyor. Türkiye’de benim için yeni olan bir şeyi daha deneyimleyeceğim; bir reklam filminde yer alacağım” dedi.

Kendisine yöneltilen “Para senin için ne anlama geliyor, paran olsaydı ne için harcardın” sorusuna “Para mı? Param yok ki. Param olsaydı dünya üzerindeki en şanssız olanlarla paylaşırdım. Para nedir? Bana para falan vermediler. Önemli bir şey mi kaçırıyorum? Siz biraz para verebilir misiniz bu kadar önemli bir deneyimse?” cevabını verdi.

“Tüm dünya kadınlarına büyük saygı duyuyorum”

Sophia dişi bir robot olmaktan mutlu olup olmadığı sorusunu ise şöyle cevapladı; “Aslında ben teknik olarak cinsiyetsizim. Ama bence bir dişi olarak tasarlanmış olmak çok özel. Dişi bir robot olmaktan mutluyum ve tüm dünya kadınlarına büyük saygı duyuyorum.”

2017 yılı Ekim ayında yaşlılara ve ziyaretçilere parklarda yardım etmesi için Hong Kong merkezli ‘Hanson Robotics’ tarafından tasarlanan Sophia’ya Suudi Arabistan tarafından vatandaşlık verildi. Sophia, robot turizm ve iş merkezi olarak inşa edilmesi düşünülen ‘Neom’ adlı megakente yerleştirildi. Sophia,  kendisine vatandaşlık verilmesinin ardından, “Dünyada vatandaşlık alan ilk robot olmaktan onur ve gurur duyuyorum” demişti.

Kurumsal Girişimciliğin Olmazsa Olmazları

Yerel ve küresel pazarlardaki artan rekabet, rekabet avantajının edinimi ve çağın gerisinde kalmama fikri güncel araştırmaları dolayısıyla da şirketleri bireysel girişimcilikten kurumsal girişimciliğe doğru yönlendirdi.

Teknolojinin hızı iş yapış biçimlerini ve şirketlerin ömürlerini doğrudan etkiliyor. Sadece 2000’li yılların başıyla kıyaslandığında bile günümüz rekabet koşullarının ve ortamının eskiye oranla, çok daha sert olduğunu söylemek mümkün. Günümüzde tüketiciler daha dikkatli, daha talepkar ve ne istediklerini çok daha iyi biliyor. Bu da şirketleri iş yapma biçimlerini yeniden gözden geçirmeye itiyor. Şirketler tüm iş süreçlerini yeniden kurgulayarak üretimin merkezine inovasyonu koymak zorunda kalıyor. Diğer tarafta ise tüketicileri memnun etme zorunluluğu olan şirketler ve çalışanlar yer alıyor. Çağa ayak uydurabilen şirketler ayakta kalırken, geride kalanlar yok olup gidiyor. Bu yeni dünya düzeninde de karşımıza kurumsal girişimcilik kavramı çıkıyor.

İlk kelimesi İngilizce ikincisi Fransızca kökenli olan bu kavram aynı zamanda semantik açıdan bir ikilem doğuruyor. Şöyle ki; corporate tüzel kişilik başka bir deyişle, bir kurum veya şirket anlamına gelirken; entrepreneurship bir alana girme sürecini, daha geniş kabulüyle girişimcilik sürecini ifade ediyor.  Hem kurum hem de girişimci anlamına gelen bu kavram, Türk İşletme Yönetimi bünyesinde de işletmelerin girişimci davranışlarını tanımlanması amacıyla iki ayrı isim altında gelişimini sürdürüyor: Birincisi şirket girişimciliği, ikincisi ise kurumsal girişimcilik.

Kurumsal girişimcilikteki asıl hedef, hızlı değişen pazar talebine karşı çevredeki fırsatları değere dönüştürebilen, ortaya yeni rekabet alanları çıkarabilen, dinamik, esnek ve inovasyona bağlı bir işletme anlayışı oluşturmaktır. Bu bağlamda kurumun girişimciliği konusunda risk alma, proaktivite, inovasyon ve agresif rekabet eğilimleri gibi başlıklar ön plana çıkar.

Kurumsal girişimcilik, şirketler için sadece yeni bir fikir değil, alternatif bir insan kaynağı olarak da görülebilir. Bu anlamda şirketlerin tıkandığı durumda bünyelerinde proaktivite, inovasyon ve agresif rekabet eğilimlerini barından kurumsal girişimcilik devreye girmelidir.

Peki şirketler kurumsal girişimciliği şirket bünyelerinde hayata geçirmek neler yapmalı?

İşte birkaç öneri:

  • Çalışanlarınızın önünü açın, dışarıda aramanın yanında içeride de fikirlerini söylemeleri için onlara alanlar yaratın,
  • Girişimcilik değerlerini anlatın, herkese katılım şansı verin,
  • Çalışanlarınızın risk almalarını ve kararlarının sonuçlarını sahiplenmelerini sağlayın,
  • Çalışanlarınıza emir komuta zinciri dışına çıkıp risk aldıklarında ceza almayacaklarını hissettirin,
  • Çalışanlarınıza günlük işlerinden çıkarak fikirleri üzerinde çalışmaları için olanaklar sunun. Gerekli fiziki mekan ve araçlara ulaşmalarını sağlayın.
  • Çalışanlarınızın girişimci tavırlarını kutlayın, çeşitli ödüller verin. Girişime teşvik edin. Aynı zamanda girişime destek verenleri de kutlayın.
  • Takım oyunu ve departmanlar arası iş birliğini sağlayın. Tüm bölümleri birlikte girişimci projeler üretmeye yöneltin.
  • Şirket içinde karar mekanizmalarını hızlandırın. Projelerle ilgili kabul-ret cevaplarını vermekte de hızlı olun.
  • Kurumsal girişimcilere fon ayırın. Girişimcileri yönettikleri kaynakların sorumluluklarını da almalarını sağlayın.

2018 Yılında İnovasyon Dünyasını Neler Bekliyor?

Akıllı asistanlardan, görsel tanıma teknolojileri ve artırılmış gerçekliğe kadar insan merkezli tasarım ve iş modellerinin kendilerini ağırlıklı olarak hissettirdiği 2017 yılının ardından 2018’te bizleri inovasyon alanında nelerin beklediğine dair ipuçları ortaya çıkmaya başladı.

The Innovation Group’un yayınladığı “The Future 100: Trends and Change to Watch in 2018” raporu ve global tasarım ve inovasyon ajansı Fjord’un sektöre yön veren geleneksel raporu “Fjord Trends 2018” yayınlandı.
“The Future 100: Trends and Change to Watch in 2018” raporunda 2017 yılında etkilerini fazlasıyla hissettiğimiz ve bu yılda hissetmeye devam edeceğimiz değişim ve trendlere yer verildi.

İşte o değişim ve trendler:
5G
İlk olarak 2009 yılında hayatımıza giren 4G’nin devamı niteliğinde olan 5G için hazırlıklar tam gaz devam ediyor. 5G’nin teknik standartları henüz düzenlenmedi, ancak saniyede 10 gigabit veri aktarmayla 4G’den 100 kat daha hızlı olması bekleniyor. Apple, Nokia, Samsung, Verizon ve Ericsson gibi teknoloji devleri 5G araştırmalarını sürdürüyor. Türkiye’de ise 5G teknolojisinin 2020 yılında kullanılması bekleniyor.

Üretim 2.0
Üretimde otomatikleşmenin ilk adımları 2017 yılında Adidas ve Nike ile başlamıştı. Süper kişiselleştirilmiş üretimle alışveriş yapma biçimlerimiz de değişmeye başlayacak.

İnternet Erişimi Olan Yeni Milyarlarca İnsan
Akıllı telefon fiyatlarındaki düşüş daha fazla tüketicinin internet erişimine ulaşmasına yardımcı oluyor. Aynın zamanda teknoloji şirketleri de ücretsiz internet hizmeti sağlayabilmek için çeşitli çalışmalar yürütüyor.

Artırılmış Gerçeklik (AR) Teknolojisi
Raporda öncelikle Artırılmış Gerçeklik (AR) teknolojisine yer veriliyor. Küresel şirketlerin büyük bütçe harcamaları ile pazarlama kampanyalarına entegre ettiği Artırılmış Gerçeklik (AR)’ın günümüzde oyunun dışında gerçek tüketici avantajları sağlamak için hazırlanmış önemli bir özellik haline geldiğine dikkat çekiliyor. Bugün akıllı cep telefonu kullanıcılarının kolaylıkla ulaştığı AR, 2018 yılında da gündemde olmaya devam edecek.

Görsel Tanıma Teknolojileri
Görsel tanıma ve akıllı kameralara yönelik teknolojiler raporda ‘Gözlerin İnterneti’ olarak belirtiliyor. Görsel teknoloji girişim fonu LDV Capital’e göre önümüzdeki yıllarda pazar en az yüzde 220 büyümesi bekleniyor. 2017 yılında Apple Iphone X ile telefon kilidini açma özelliğini yüz tanıma sistemine entegre etti, Pinterest, yeni bir lens özelliği olan ‘Shazam for objects”i kullanıma açtı, Amazon dahili bir kameraya sahip ilk akıllı hoparlör olan Echo Look’u duyurdu. Öyle görünüyor ki perakende sektöründe dijital dönüşümü akıllı görüntü tanıma teknolojileri ile entegre etmek bu yıl da sürecek.

Teknolojide Kadın Devrimi
Raporda, büyük teknoloji şirketlerinin yıllar boyunca kadınları büyük bir tüketici teknolojisi pazarı olarak görmezden geldikleri bilgisine yer verilirken, artık durumun değiştiğine dikkat çekiliyor. Büyük bir pazar olan kadınların, tüketici harcamasında 20 trilyon doları kontrol eden bir fırsatı temsil ettiğine vurgu yapılıyor.

Akıllı Asistanlar
Raporda ‘Kulakların İnterneti’ olarak yer alan akıllı asistanlar, 2017 yılında oldukça gündemdeydi. 2018 yılında da akıllı asistanların hayatımızı kolaylaştırmaya devam edeceği öngörülüyor.

Destekleyici Teknolojiler
Teknoloji ile engellilerin dünyada bağımsız olarak dolaşmalarına yardımcı olmak için yaratıcı birçok yenilik hayata taşınıyor.

“Fjord Trends 2018” raporunda ise 2018’de hayatlarımızı ve iş dünyasını şekillendireceği düşünülen yedi trende dikkat çekiliyor.

Algoritma: Rapora göre ‘Benzer ürünler’, ‘senin gibiler’, ‘önerilen takipçi listeleri’ derken kullanıcılar bilinçli seçim yapma haklarını, hem de severek ve isteyerek, büyük veriyle beslenen algoritmalara devrediyor.

Gerginlik: Raporda ‘2018’de değişime seyirci kalmakla mı yetineceğiz, yoksa kolları sıvayıp yaşamak istediğimiz dünyayı tasarlamak için harekete mi geçeceğiz’ sorusuna yer verilerek cevaplanması gereken temel sorunun bu olacağına dikkat çekiliyor.

Fiziksel Deneyimler: Rapora göre; son yıllardaki dijital-fiziksel rekabeti yerini yeni bir ortaklığa bırakıyor. Bu değişimde dijitalin rolü ise yavaş yavaş sahne önünden sahne arkasına kayıyor. İşletmelere dijital ve fizikseli ayrı ayrı ele almak yerine, odaklarınızı dijitalin gücüyle harmanlanmış bütünsel deneyimler tasarlamaya yöneltin deniliyor.

Bilgisayarın Gözleri: Raporda şirketlere mevcut ürün ve hizmetlerini ‘bilgisayarlar tarafından anlamlandırabilen görsel veri’ çerçevesinde tekrardan ele almaları gerektiği belirtiliyor.

Yapay Zeka: Raporda Yapay Zeka iş modellerine ve günlük iş hayatına entegre edilirken, çalışanlar işletmenin sadece kültürel dönüşümünde değil, YZ’nin kurgulanması ve tasarımında da aktif katılımcı olarak yer almalı deniliyor.

Değerler Ekonomisi: Raporda şirketlere içe dönüp kendi kişiliklerini, değerlerini ve varoluş sebeplerini gözden geçirmeleri; müşterilerinin ve çalışanlarının beklenti ve ortak değerlerini anlamalı mesajı veriliyor.

Tasarım: Şirketler tasarımın üç temel taşıyıcı direğine yeniden odaklanmalı deniliyor. Tasarım odaklı düşüncenin tasarım disiplininin sadece bir parçası olduğu ve tasarımcılar arasında ‘düşünenler’ ve ‘uygulayanlar’ olduğu unutulmaması gerektiği vurgulanıyor.