Dünya yüzeyinin yüzde 70’inden fazlasının suyla kaplı olması öte yandan bu suların içilemez olması acımasız bir ironi… Illinois Urbana-Champaign Üniversitesi’ndeki (UIUC) bilim insanları, okyanus yüzeyinin üzerindeki su buharını yakalayabilen ve onu büyük ölçekte tatlı içme suyuna yoğunlaştırabilen bir yöntem geliştirdiklerini açıkladılar.
İklim değişikliğinin dünya üzerinde yarattığı ve yaratacağı su kıtlığı oldukça ciddi bir sorun ve daha da kötüye gideceği tahmin ediliyor. Dünyadaki tüm suyun yüzde 96’sından fazlasına ev sahipliği yapan okyanuslar her ne kadar çok büyük bir potansiyel taşıyor olsa da ürettiği zehirli atık su sayesinde tuzdan arındırma, ölçeklendirilmesi zor bir ihtimal ve sürdürülebilir olmayan bir çözüm olarak kabul görüyor. Bununla beraber doğa zaten oldukça verimli bir tuzdan arındırma sistemine sahip… Şöyle ki Güneş sürekli olarak okyanusun yüzeyini ısıtıyor ve içindeki suyu buharlaştırıyor, bu da yağmura dönüşüyor. Illinois Urbana-Champaign Üniversitesi’nden (UIUC) bir ekip ise şimdilerde bu kaynaktan potansiyel olarak yararlanmak için bir yöntem geliştirdi.
Buna göre ekip, okyanus yüzeyinin üzerinde su buharı açısından zengin havayı yakalamak için birkaç kilometre açıkta yapıların inşa edilebileceğini öneriyor. Bu hava, daha sonra borularla karaya geri gönderiliyor ve başka bir ünitede yoğuşturuluyor. Sürecin sonunda elde edilen tatlı su içme, tarım veya bir bölgenin ihtiyaç duyduğu başka herhangi bir şey için kullanılabiliyor. Bilim insanlarına göre tüm bu sistem, açık deniz rüzgâr çiftlikleri ve karada bulunan güneş panelleri tarafından desteklenebiliyor. Araştırmacılar, bu çalışmanın artan küresel tatlı su kıtlığını etkili bir şekilde ele alabilecek yeni altyapı yatırımlarına kapı araladığını söylüyor.
Ekip, açık denizden ne kadar su çıkarılacağını analiz etti
Araştırma ekibi, çalışma kapsamında Abu Dabi, Roma, Los Angeles ve Barselona da dahil olmak üzere dünyanın dört bir yanındaki 14 şehri değerlendirdi ve bu konumlardaki açık deniz atmosferine dayanarak ne kadar su çıkarılabileceğini analiz etti. 100 m yüksekliğinde ve 210 m genişliğinde su buharı çıkaran yapıların inşa edilmesini içeren çalışmada bilim insanları, bu cihazların belirli bir yerdeki koşullara bağlı olarak yılda 37,6 milyar ila 78,3 milyar litre su üretebileceğini buldular. Ekip daha sonra, kişi başına günde 300 litre su kullanıldığı varsayımına dayanarak, her şehrin nüfusuna yeterli su sağlayabilmek için kaç yapıya ihtiyaç duyulacağını hesapladı. Çalışma sonunda en az iki veya en fazla 10 birimin bir şehre hizmet vermeye yetecek kadar su sağlayabileceği tespit edildi.
Çalışmamız iklim değişikliği altında uygulanabilir olacak
Çalışmanın lideri Illinois- Urbana-Champaign Üniversitesi’nden İnşaat ve Çevre Mühendisi Profesör Praveen Kumar, “Eninde sonunda, tatlı su arzını arttırmanın bir yolunu bulmamız gerekecek, çünkü mevcut kaynaklardan gelen geri dönüştürülmüş su, her ne kadar gerekli olsa da insan ihtiyaçlarını karşılamaya yeterli olmayacak. Öte yandan yeni önerdiğimiz yöntemin bunu büyük ölçeklerde yapabileceğini düşünüyoruz” dedi.
Çalışmanın ortak yazarı Afeefa Rahman ise iklim projeksiyonlarının okyanus buhar akışının zamanla artacağını ve daha da fazla tatlı su kaynağı sağlayacağını gösterdiğine dikkat çekerek “Önerdiğimiz fikir iklim değişikliği altında uygulanabilir olacak. Bu, özellikle dünyanın kurak ve yarı kurak bölgelerinde yaşayan savunmasız nüfuslar için iklim değişikliğine uyum sağlamak için çok ihtiyaç duyulan ve etkili bir yaklaşım sağlıyor” diye konuştu.